Sürdürülebilir Şehir Rehberi

İstanbul’un en hareketli zamanları başladı. Sergiler, yeni açılan mekanlar derken şehrin ritmine kendimizi kaptırmamak imkansız. Olasılıklar fazla olunca, biz de size #VitrutaForGood kapsamında mini bir rehber hazırlamak istedik. Çoğunluğu her daim gidilebilecek ve sürdürülebilirlik meselesine odaklanmış mekanlardan oluşan rehberimize, bu sanatla dolu aya uygun olarak bir de sergi önerisi ekledik. Keyifli gezmeler!

Postane İstanbul: 1800’lerin ortasında İngilizler tarafından Galata’da bir postane binası olarak kurulan bu bina, bir süredir etki odaklı çalışmalara ev sahipliği yapıyor. Listemizde yer almasının bir diğer nedeni ise tabii ki terasında yer alan bahçeleri. İyi bir kentsel tarım örneği olan bu alanda yağmur suyu hasadı ile su depolanarak sulamada kullanılıyor ve çıkan tüm atıklar komposta dönüştürülüyor. Yaratılan bu döngüsel sistemi yakından görmek hatta Postane Teras’ta üretilen meyve ve sebzelerin tadına bakmak isterseniz mutlaka gitmenizi tavsiye ederiz.


Ek Biç Ye İç: Eğer kentsel tarım ve ekolojik gıdadan bahsediyorsak Ek Bi Ye İç’te bahsetmeden geçmek olmaz. Ne tesadüftür ki, fikrin tohumları da yaklaşık 7 sene önce İstanbul Tasarım Bienali’nde yeşeriyor. Birçok farklı disiplinden kişiyi bir araya getiren bu projenin temel amacı insanın salt tüketici rolü yüklenmediği sistemler geliştirmek Yeşile ulaşmanın biraz bilgi ve biraz gayretle mümkün olduğu mesajını daha iyi nasıl bir mekan verebilir ki? Bu ruha biraz daha yaklaşmak isterseniz bahçedeki uygulama atölyelerine dahil olarak ekip biçebilir veya organik ve yerel gıdanın tadına varmak için online olarak ürünleri sipariş verebilirsiniz.  

Postane İstanbul
Ek Biç Ye İç

Sanki Atölye: Hem mutfağı hem de bir teksili içinde barındıran disiplinlerarası bir mekan. Mevsimine uygun ve iyi tarım yöntemleri ile elde edilmiş içere sahip geniş yelpazedeki ürünlerini ister eve sipariş edebilir isterseniz de burada deneyebilirsiniz. Sanki Tekstil ise yine sürdürülebilirlik odağıyla oluşturulmuş. Burada hem yerel üreticiler tarafından kenevir kumaşından dokunmuş mutfak bezleri hem de Sanki markası taşıyan kesme tahtası, ölçü kabı gibi ürünler görebilirsiniz.


Locus Solus Sergisi - Arter: İsmini Raymond Roussel’ın aynı adlı romanından alan sergi, bize doğa ve kültürün aslında ne kadar iç içe ve birbirinden beslenen olgular olduğuna odaklanıyor. “doğa” fikrini olgular, kurgular ve duygular perspektifinden inceleyen bu sergiyi yıl sonuna kadar Arter’de ziyaret edebilirsiniz. Eserler arasında gezinirken de muhtemelen kendinizi çoğunlukla “doğa” olarak adlandırdığımız yerler, canlılar ve döngüler ile aramızdaki ilişkiyi sorgularken bulacaksınız. Sergiyi 31 Aralık 2022'ye kadar ziyaret edebilirsiniz.

Sanki Atölye
Locus Solus

Müz: “Doğayı günlük yaşama taşıyan fikirler ve tasarımlar üretmek için” tanımı Müz’ü çok güzel özetliyor. Sanıyoruz ki, saksılarımızda yetiştirdiğimiz bitkileri tanımak, “dillerinden anlamak” ve nihayetinde büyümelerine şahit olmak şehir ve doğa arasında bağ kurabilmemizi sağlayan en hızlı yol. Instagram hesabından bitki isimlerinden, saksı seçimine kadar birçok farklı başlıkta bitki bakımı konusunda bilgiler de paylaşan Müz, bu bağımızın sürdürülebilir olması için de çalışıyor gibi. 😊


Frankeştayn Kitabevi: Geçtiğimiz mayıs ayında Beyoğlu’nda açılan çiçeği burnunda Frankeştayn, ağırlıklı olarak toplumsal cinsiyet eşitliği ve feminizm odağında bir seçkiye sahip bağımsız bir kitapevi. (Tabii, bu konuların dışında da pek çok kitap bulacağınıza emin olabilirsiniz.) Sürdürülebilir bir gelecekten bahsediyorsak, hayatın her alanında ve herkes için eşitlikten bahsetmemek de olmaz. Dolayısıyla, sürdürülebilirlik meselesine farklı bir açıdan bakmanızı sağlayabilecek bu mekanı da ziyaret etmenizi öneriyoruz. 

Müz
Frankeştayn Kitabevi

Bi Nevi Deli: Şehrin farklı bir noktası ama aynı bakış açısı. Her ürünü sezonunda ve yerel üreticilerden temin ederek tamamen vegan ürünler üreten Bi Nevi Deli, 2014’ten beri yalnızca bitki-bazlı menüler sunuyor. Bizim de #VitrutaForGood içeriklerimizde sıkça üzerinde durduğumuz “seçim ve eylemlerimizin arkasındaki niyet” meselesini ele alan podcast serisi ise odak alanlarını ayrı bir platforma taşımış. Restauranta uğramadan önce , bu doğayla uyumlu menülerin arkasında kişiler ile tanışmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.


Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi: İstanbul’un ortasında yüzlerce tür bir bitkiyi bir arada bulabileceğinizi söylesek? Nezahat Gökyiğit anısına kurulmuş bahçe otoyol kavşağında kurulmuş ilk ve tek botanik bahçesi olma özelliğini taşıyor. Bu kaçış alanında yıllar boyunca şehirle bütünleşmiş bitki türleriyle tanışabilir, atölyelere katılarak doğayla biraz daha yakınlaşabilir ve hatta şanslıysanız sevgili Işık Güner’in suluboya bitki resimleme eğitimine denk gelebilirsiniz. 


Agnes Denes Yaşayan Piramit Sergisi – Sakıp Sabancı Müzesi:  Ekolojik sanatın öncülerinden Agnes Denes’in Yaşayan Piramit isimli heykeli, Sakıp Sabancı Müzesi’nin kalıcı koleksiyonları arasında yerini aldı. İstanbul’un kent florası içinden sanatçı ile birlikte seçilen, yaklaşık altı yüz türde, iki bin adet bitki ve çiçek ile oluşturan bu organik eseri mutlaka görmelisiniz. Giderek uzaklaştığımız doğa ile ilişkimizi sorgulatmayı amaçlayan bu eser aynı zaman da kolektif bir çabanın ürünü olarak müzenin bahçesinde yükseliyor. Eseri 29 Ocak 2023'e kadar ziyaret edebilirsiniz.

Bi Nevi Deli
Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi
Agnes Denes Yaşayan Piramit Sergisi