Kurulduğu ilk günden beri, Türkçe karşılığı nesli tükenmekte olan “Kutup Tilkisi” anlamına gelen Fjällräven markası, gücünü insanların doğada daha fazla zaman geçirmeleri için ürettiği ürünlerden alıyor.
Fjällräven’in kurucusu Åke Nordin
1950’li yıllarda Åke Nordin’ın geliştirdiği sırt çantası modeli ve çerçevesi ile Fjällräven yıllar içinde marka devi haline geldi. Ve 1960’da Örnsköldsvik’te kurulduktan sonra Fjällräven dünya çapında jenarasyonlar boyunca doğa tutkunları tarafından çok sevilen inovatif ve fonksiyonel ürünler üretmeye başladı. Bu ürünler doğa tutkunlarının yanı sıra sektör liderleri tarafından birçok ödüle layık görülürken, İsveç markasının dünya pazarındaki yeri her geçen gün sağlamlaştı.
Tasarım ve kalitesiyle zamana karşı duran premium outdoor markası olma kimliği ile Greenland ceketi, Kånken sırt çantası, Vidda pantalonu ve Expedition Down ceketi ise bir Fjällräven klasiği haline geldi.
Kendilerini geliştirmeye devam eden marka evladiyelik ürünler yaratırken, insanların doğadan keyif alabileceği anlara ortak oluyor.
Sürdürülebilirlik
Fjällräven’in misyonu, doğayı, bizden sonraki nesillere, bizim bulduğumuzdan daha iyi koşullarda bırakmak. Bu sebeple baştan sona tüm süreçte ürünler jenerasyonlar boyunca kullanılabilecek uzun ömürlülükte, dayanıklılıkta ve ergonomide üretiliyor. Yapılan her girişimin ve her yeniliğin çevreye, insanlara ve hayvanlara etkisi olduğunu göz önünde bulundurarak ekolojik ayak izine son derece dikkat ediyor. Bu nedenle trendleri takip etmek yerine kaliteden ödün vermeden zamansız tasarımlar, kolay tamir edilebilen materyaller kullanılarak dayanıklı ve uzun ömürlü ürünler ortaya çıkarmaya çalışıyor.
Fjällräven, tasarım aşamasında karmaşık olmayan basit tasarımlara, ürünün geri dönüştürülebilir ve sürdürülebilir olması için önem veriyor. Bunun yanı sıra üretim aşamasında da kompleks tasarımlar yapıp malzeme israfı yapmak yerine, sadece yeteri kadar malzeme kullanılmasına dikkat çekiyor. İşin başka bir boyutu ise, Fjällräven, ürünlerle sahiplerinin özel bir bağ kurduğunu ve insanların ürünleri yıllar boyunca severek kullanıp, nesilden nesile aktararak bir miras gibi sahip çıktıklarını belirtiyor.
Attığı adımlarla ve yaptığı girişimlerle doğa dostu imajını gün geçtikçe güçlendiren marka, 2020 sonuna kadar karbon emisyonunu %25 azaltmayı hedefleyen marka, 2025 sonu itibariyleyse karbon nötr olma yolunda kolları sıvadı.
Kånken
1970’li yılların sonunda, İsveç’te yapılan araştırmalara göre dönemin sırt çantalarının rahatsızlığından dolayı çok sayıda çocuğun hızla artış gösteren sırt ve bel ağrısı rahatsızlığıyla karşı karşıya olduğu belirlendi. Outdoor ürünlerinin kalitesiyle öne çıkan Fjällräven’in kurucusu Åke Nordin, araştırma sonucunda saptanan sırt ağrısı problemlerine çözüm olarak hafif, sade, uzun ömürlü ve öğrencilerin günlük ihtiyacını karşılayabilecek gözleri olan çantayı yarattı.
Kånken ilk olarak 1978 yılında, bugünkü bilinen en ikonik sırt çantası olma yolculuğuna çıktı. 40 yılı aşkın sürede Kånken milyonlarca insanın yol arkadaşı olup Fjällräven’in en bilinen ikonik ürünleri arasında kendisine yer buldu.
1970’lerde satın alınmış ve hala kalitesini koruyan yaklaşık 50 yıllık bir Kånken.
Yıllar geçmesine rağmen tasarımında büyük bir değişiklik görmeyen Kånken, bu süre içerisinde sadece renk çeşitliliğini artırarak; kullanım amaçlarını çeşitlendirmek adına yeni modellerinin eklendiği bir aileye dönüştü. Bunu yaparken ise, sürdürülebilir üretim ve tüketim ile kendini vizyoner bir şekilde konumlandırıyor ve doğaya katkı sağlamaya çalışıyor.
Kånken Hakkında Az Bilinenler
Daha az su, enerji ve kimyasal kullanılarak üretilen tamamen geri dönüştürülebilir Re-Kånken.
Fjällräven’in özel serisinde bulunan her bir Re-Kånken modeli, geri dönüştürülmüş 11 pet şişenin bir araya gelmesinden oluşuyor. Re-Kånken’in mini boyları ise 7 adet plastik şişenin geri dönüştürülmesi ile hayat buluyor. Su, kimyasal ve enerji tasarrufu sağlayan Spindye tekniğiyle yaratılan Re-Kånken, kimyasal kullanımını en aza indirgeyen ipliklerle üretiliyor.
Satın alınan bazı Kånken modellerin gelirinin 1%’i Arctic Fox girişimine bağışlanıyor. Arctic Fox Girişimi: Doğayı korumayı ve insanlara doğada zaman geçirmeleri için ilham vermeyi amaçlayan projeleri desteklemek için 2019 yılında başlatılan, ismini taşıyan ve nesli tükenmekte olan “Kutup Tilkilerini» korumayı hedefleyen bir girişimdir.
Kånken’in «Svensk Form» tasarımı, İsveç Sanat ve Tasarım Topluluğu tarafından koruma altına alındı ve kültürel tarihin bir parçası sayılıyor.
Kånken Ailesinin En Yeni Üyeleri olan Kånken Totepack ve Kånken Totepack Mini modellerini, fonksiyonel bir seyahat deneyimi için ister sırt çantası ister omuz çantası olarak kullanabilirsiniz. Kånken Mini’nin daha küçük boyutlu ve çok fonksiyonlu modeli Kånken Sling ise ailenin bir başka yeni üyesi. Bu model elde taşınabilir olmasının yanında, hem boyundan asılarak, hem göğüs çantası, hem de bel çantası olarak kullanılabiliyor.
En değerli eşyalarını rahat ama cool bir görünümle taşımak isteyenler için ise eğlenceli ama bir o kadar da fonsiyonel bir bel çantası olan Kånken Hip Pack modeli, yine aileye son dönemde katılan üyelerden.
