Cesur renkleri ve sportif tarzıyla bildiğimiz Muni Bum Bag’in kurucusu Serra Hegewald ile ilham kaynaklarını ve marka hikayesini konuştuk.
Muni Bum Bag markasının hikayesi nasıl başladı?
Birçok marka gibi ihtiyaç doğrultusunda başladı. Çanta taşımayı çok sevmeyen biriyim. Bel çantası modasının tekrar çıkışıyla birlikte, aslında bel çantalarının ne kadar rahat olduğunu keşfettim. Renkleri çok sevdiğim için de renk dünyam ile bu rahatlığı birleştirmek istedim.
Son zamanların en popüler çanta modelleri arasında olan Muni Bum Baglerin tasarımını yaparken nelerden ilham alıyorsun?
İlham kaynağım kendi yaşamım, deneyimlerim. Sokakta yürürken gördüğüm renkli bir duvar, çiçekçideki çiçeklerin renk dizilimi, Eminönü’ndeki renkli sokaklar, kırtasiyeler, marketteki meyveler, arkadaşlarımın giyim tarzı, psikolojileri, her şeyden ilham alıyorum. Bir çantadan beklentimi de çoğunlukla bu tip şeyler belirliyor.
Çantaların nasıl bir stile hitap ediyor?
Rahat – kaliteli – spor.
,
Üretim sürecinden bahseder misin?
Üretim herkesin zannettiği kadar kolay bir süreç değil. Malzemeleri tek tek kendim buluyorum, onları nasıl kullanacağımı belirliyorum, boyutları ayarlayıp üreticinin yanında tüm süreci takip ediyorum. Fikirlerin doğuş aşamasından, modellerin çizimine, kalite kontrolüne kadar her süreci ben yürütüyorum. İlk andan itibaren elimin değmediği tek bir aşama bile olmuyor. Süreç içerisinde hataları yaşayarak ders alıp her seferinde daha yüksek bir kaliteye ulaşmaya çalışıyorum.
Çantanın kumaş renklerini seçerken sezon trendlerine mi dikkat ediyorsun yoksa kendi hayalindeki renk paletini mi kullanıyorsun?
Renk trendi takip etmiyorum. Amacım moda olan şeyi takip etmek de değil. Asıl amacım herkesin sevdiği renge ulaşması. Henüz Muni bünyesinde kendi hayalimdeki renkleri üretemediğim için, ithal edilen renkler arasından kendi kartelamda eksik bulduğum renkleri seçiyorum. Çünkü nihai amacım var olan tüm renkleri tamamlamak.
Çantaların sokak stilinde ve seyahatte kullanım için hem şık hem de çok pratik. Senin için çantada önemli olan pratiklik mi şıklık mı? En çok hangisine odaklı çantalarını tasarlıyorsun?
Benim için her öncelik eşzamanlı olarak rahatlık, pratiklik ve kalite– şıklık da paralel bir şekilde kaliteyle gelen bir şey. Kaliteli malzeme kullanıldığı ve kaliteli işçilik olduğu zaman rahat ve pratik olan bir çanta bile kendi içinde bir şıklığa sahip oluyor bence. Dolayısıyla benim için bu ikisi aynı şey.
Markanın kitlesini nasıl görüyorsun? Hangi yaş aralığı daha çok seni tercih ediyor?
Marka kitlem mutlu, renkli ve her yaştan insanlar. Bir kategorizasyon veya ayrım kesinlikle yok, olmasını da istemiyorum. Kendine Muni satın alıp sonra annesi ondan alıp geri vermediği için yeniden satın almak isteyen müşterilerim oluyor. Babası için sipariş veren veya anne-kız-büyükanne birlikte Muni kullanan müşterilerim var. Her yaştan her tip insan Muni’yi tercih ediyor :)
Markanın geleceği için hedeflerin neler?
Ürün gamını genişletip çanta dışına çıkmak. Sürdürülebilir ve çevre dostu sertifikalarına sahip kumaşlar kullanmak ve bir dünya markası olmak. Şu an kullandığım kumaşlar atıklardan üretilmesine rağmen henüz sertifikaları olmadığı için etiketlerimde kullanamıyorum. Bir gün bu sertifikalara sahip kumaşlarla kendi renklerimi üretip etiketlerime bu ibareleri koyabilmeyi çok istiyorum.